DİL BOZUKLUKLARI
Dil bozuklukları genel olarak iki ana başlık altında incelenir:
Gelişimsel Dil Bozuklukları ve Edinilmiş Dil Bozuklukları.
GELİŞİMSEL DİL BOZUKLUKLARI
İnsan gelişiminin erken dönemlerinde ortaya çıkan ve dilin edinim sürecinde geriliklerle kendini gösteren dil bozukluklarıdır. İkincil bir engele (zihinsel yetersizlik, serebral palsi, otizm, Down sendromu vb.) bağlı olmaksızın ortaya çıkan dil sorunlarıdır. Gelişimsel dil bozuklukları iki ana grup altında incelenir:
Gecikmiş Dil Konuşma Bozukluğu: Çocuğun dil gelişiminin yaşının gerektirdiği seviyede olmamasıdır. Çoğunlukla alıcı dilde yani dili anlamada bir sorun görülmemesine rağmen ifade edici dilde yani dilin kullanılmasında sıkıntılarla kendini belli eder. Bu çocuklar genelde okul çağı yaşlarında dilsel beceri olarak yaşıtlarının seviyesine ulaşırlar.
Özgül Dil Bozukluğu: Belirtiler olarak gecikmiş dil ve konuşmaya benzemekle birlikte özgül dil bozukluğunun en önemli farkları alıcı dilin de sorunlu olabilmesi ve kendiliğinden iyileşmenin mümkün olmaması ve mutlaka dil terapisi gerektirmesidir.
Gelişimsel Dil Bozukluklarının belirtileri nelerdir?
Gelişimsel Dil Bozukluğu varlığında ne yapılmalıdır?
0-6 yaş arası çocukların dil gelişimi açısından en kritik dönem olduğu için çocuğun dil gelişimine dair bir gerilikten şüphelenildiğinde bir sorun olup olmadığının ve sorun varsa ise türünün ne olduğunun belirlenmesi amacıyla vakit kaybedilmeden dil-konuşma değerlendirmesi yapılması gerekmektedir. Dil ve konuşma terapisti tarafından yapılacak bu değerlendirmenin sonucunda ne tür bir müdahale yapılacağına karar verilecektir.
EDİNİLMİŞ DİL BOZUKLUĞU
Afazi: Afazi, normal dil gelişimini takiben, genellikle inme veya kafa travması sonucu ortaya çıkan ve beynin dilden sorumlu alanlarının hasarlanmasından kaynaklanan bir dil bozukluğudur. Dili ifade etme ve anlamanın yanı sıra, okuma ve yazmayı da etkileyebilmektedir. Afaziye dizartri ya da konuşma apraksisi gibi nörolojik konuşma bozuklukları da eşlik edebilmektedir.
KONUŞMA BOZUKLUKLARI
Konuşma, dilsel olarak üretilmiş ifadelerin karşı tarafın kulağının işitebileceği bir şekilde sese dökülmesi eylemidir. Bu eylemin gerçekleştirilmesine engel olan her türlü bozukluk konuşma bozukluğu olarak sınıflandırılmaktadır. Konuşma bozuklukları 3 başlık altında incelenebilir: sesletim (artikülasyon) bozukluğu, kekemelik ve motor konuşma bozuklukları.
SESLETİM (ARTİKÜLASYON) BOZUKLUĞU
Kişinin yaşına, lehçesine ve gelişim düzeyine uygun düzeyde konuşmasında beklenen ses uyumunun olmamasıdır. Bazı seslerin uygun şekilde çıkarılamaması, bazı seslerin yerine başka ses çıkarılması (ş/s), atlamaların olması (çatal/çat) ve seslerin yer değiştirmesi (kaç/çak) sıklıkla görülen belirtilerdir.
Sesletim Bozukluğu ne sıklıkla görülür?
Sesletim Bozukluğu varlığında ne yapılmalıdır?
Üç yaş altında sesletim gelişimi dikkatle takip edilerek beklenebilir. Üç yaş sonrasında anlaşılırlık sıkıntısının devam etmesi durumunda bir dil ve konuşma terapistinin değerlendirmesinden geçilmesi, standardize testler uygulanarak yaşıtlarına göre durumunun belirlenmesi ve gerekli görülürse terapiye başlanması son derece önemlidir. Arkadaşlar tarafından alay edilmesi ve anlaşılırlığın düşük olmasına bağlı olarak gelişen sosyal dışlanmanın yanı sıra okul çağında okuma yazma öğrenme üzerindeki olumsuz etkileri ile sesletim bozukluğu bireylerin tüm hayatlarını etkileyebilen bir sorundur.
KEKEMELİK